Günümüz modern dünyasında, sağlığa ve hastalıklara dair daha çok şey bilmemize, teşhis için son teknoloji cihazlarla çalışılmasına rağmen, beklenenin aksine insanların fiziksel, duygusal ve zihinsel sağlık seviyelerinin iyiye gittiğini söylemek çok mümkün değildir. 

Hastalar, kutu kutu farmasötik ilaç içerler hem de hayatları boyunca ve yine de iyileşmezler. Hatta baskılanan semptomlar yüzünden,  gerçek hastalık daha da kuvvetlenip ,artan derin semptomlar ve kötüleşme hali ortaya çıkarır.

Organizma semptomları ,bütününün belirli ya da belirsiz bir sebeple bozulmuş olan dengesini sağlamak için yaratır.  homeopatik açıdan semptomlar iyileşmeye giden yolda en önemli işaretlerdir. İyileşme gücü yüksek olan organizma semptom yaratır. Yaratılan her şeyin döngüsü olduğunu ve bu döngünün tamamlanması gerektiği düşüncesine dayanarak, semptomunda döngüsünü Homeopati ile destekleyerek, tamamlamasına izin verilmelidir.Baskılanan her semptom, organizmanın kendi iyileşme gücünü zayıflatır. 

Modern tıp anlayışının, daha çok fiziksel beden üzerinde çalışan, insanı sistemlere, organlara, dokulara, parçalara bölen anlayış ile uyguladığı tedavi yöntemleri, çoğu zaman bütüncül bir iyileşme hali sağlamaz. 

Modern tıp,  zıtlıklar yasasına göre çalışır. Homeopati ise Benzerlikler yasasına dayanır.

Hastalık yoktur, hasta insan vardır düşüncesine dayanır ki Homeopati ile Modern tıp arasındaki en önemli fark budur.